Cadde sakinleri Kenan Evren isminden rahatsız

Muğla'nın Fethiye ilçesinde 1980 darbesinin mimarlarından Kenan Evren'in ismini taşıyan caddede yaşayanlar, Evren isminden rahatsızlıklarını eylemle dile getirdi. Kenan Evren Caddesi üzerinde toplanan vatandaşlar, cadde tabelasına 'Netekim Paşa istemiyorum, affetmiyorum' yazılı bir kâğıt yerleştirdi.

CHP'li meclis üyelerinin teklifi ile Fethiye Belediyesi Meclisi'nde görüşülen ve MHP'li üyelerin oyu ile reddedilen Kenan Evren Caddesi'nin isminin değiştirilmesi önerisi, Fethiyelilerin gündeminden kalkmıyor. Cadde üzerinde yaşayan vatandaşlar Kenan Evren isminden duydukları rahatsızlığı basın açıklaması yaparak ifade etti. İlçede imza kampanyası başlatan vatandaşlar, Kenan Evren Caddesi üzerinde toplanarak tepkilerini dile getirdi. Bazı siyasi partilerin de destek verdiği eylemde vatandaşlar, cadde tabelasının üzerine "Netekim Paşa istemiyorum, affetmiyorum" yazılı bir kâğıt yerleştirdi.

Daha sonra bir açıklama yapan cadde sakinlerinden Muhittin Uçar, cadde, sokak ve parkların ülke için hayırlı işler yapan insanların adıyla süslenmesi gerektiğini söyledi.

"12 Eylül faşist darbesinin lideri Kenan Evren ismi şu anda bulunduğumuz cadde de yaşatılmaktadır." diyen Uçar, şöyle konuştu: "Milyonlarca insanın yaşamını karartan, işkencelerle ve sorgusuz infazlarla katledilmesine neden olan, hukuksuz yargılamalarla idam edilen gençlerimizin katili, baskı, şiddet ve işkenceler aracılığıyla yaratılan toplumsal travmanın sorumlusu Kenan Evren ismini Fethiye'de istemiyoruz. Belediye meclisinin Şubat oturumunda aldığı kararı da protesto ediyoruz."

Kenan Evren Caddesi'nin adının 2000 yılında Mustafa Karaören Caddesi olduğuna dikkat çeken Meral Karaören de daha önce ismi değiştirilen caddenin şimdi tekrar değiştirilmemesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.

Gerekçe gösterilmeden babasının isminin 2000 yılında belediye meclis kararıyla Kenan Evren ismiyle değiştirildiğini ifade eden Karaören, babasının 1957 depreminde Fethiye halkı için tüm imkânlarını seferber ettiğini kaydederek, caddeye tekrar Mustafa Karaören isminin verilmesini istedi.

Erdoğan'ın önündeki son anket

Erdoğan'a sunulan araştırmaya göre vatandaşın kafası Başbuğ'un tutuklanmasında karışık ancak uzun tutukluluk süresine itirazda net.

Sabah'ta yer alan haberde, Pollmark tarafından yapılan araştırma 26 ilde, 15-25 Ocak 2012 tarihleri arasında 5.100 kişiyle yüz yüze anket yöntemiyle gerçekleştirildi. 

Ankette "Türkiye'de bugün hayatta olan en beğendiğiniz devlet adamı veya siyasetçi kimdir?" sorusuna yanıt verenlerin yüzde 41.7'si Başbakan Tayyip Erdoğan'ın adını verdi. 

6 Şubat'ta Erdoğan ile AK Parti yöneticilerinin bilgisine sunulan araştırmaya, güncel bir soru da eklendi. Genelkurmay eski Başkanı Org. İlker Başbuğ'un tutuklanması üzerine ankette, "yüksek rütbeli subay" bağlantılı özel bir soru da soruldu. 
Uzun tutukluluk süresine ilişkin eleştiriler de yer alan araştırmada Suriye'deki gelişmeler ile kamuoyunun İsrail'e bakışı irdelendi. 





Anketten çıkan sonuca göre, vatandaşın kafası Başbuğ'un "terör örgütü lideri" tanımlaması ile tutuklanması konusunda karışık ancak uzun tutukluluk süresine ilişkin eleştirilerde net. 

"Ergenekon ve Balyoz davaları kapsamında yüksek rütbeli subayların tutuklanmalarını nasıl yorumluyorsunuz?" sorusuna araştırmaya katılanların yüzde 42'si "Tutuklanmaları doğru buluyorum" yanıtı verdi. Yanlış bulanların oranı yüzde 32.9 iken yüzde 25.1'i "fikrim yok" dedi.

Hükümet, uzun tutukluluk süreleriyle ilgili düzenlemeye hazırlanırken vatandaşlara, bu konuya yönelik eleştirileri de soruldu. "Türkiye'de yargılama esnasında tutukluluk sürelerinin uzun olduğuna dair eleştiriler yapılmaktadır. Siz bu eleştirilere katılıyor musunuz?" sorusuna vatandaşların yüzde 55.4'ü olumlu yanıt vererek rahatsızlığını dile getirdi. Araştırmaya katılanların yüzde 22.5'i olumsuz yanıt verirken, fikir belirtmeyenlerin oranı yüzde 22.1'de kaldı.

ESAD DA SORULDU

Araştırmada Esad ve İsrail'e ilişkin soru ve alınan yanıtlar dikkat çekti. Esad yönetimi hakkında vatandaşların yüzde 55'i olumsuz kanaat belirtti. Olumlu kanaat belirtenlerin oranı yüzde 8.6'da kalırken fikir belirtmeyenler yüzde 36.4 olarak şekillendi.

Erdoğan'ın kurmayları CHP seçmeninde Esad'a yönelik olumlu kanaatin yüzde 15, BDP seçmeninde yüzde 10.6 olduğunu vurgulayarak "Esad'a olumlu bakanlar arasında iki partinin seçmeni de Türkiye ortalamasının üstünde" değerlendirmesi yaptı.

İsrail'in politikaları ile ilgili olumlu kanaat belirtenlerin oranı yüzde 4'te kalırken, olumsuz kanaat belirtenlerin oranı yüzde 77.8'i buldu. Yüzde 18.1 ise fikir belirtmedi. Erdoğan'ın kurmayları yaptıkları sunumda "Türkiye'de en büyük konsensüs İsrail konusunda var" diye konuştu.

SABAH

Esed'den, zaman kazanmak için yeni hamle: Anayasa referandumu

Protestoları güç kullanarak bastırmaya çalışan Suriye lideri Beşşar Esed, yeni bir anayasa yapılması için ülkede 26 Şubat'ta referandum düzenlenmesi talimatı verdi. Ancak bunu çok geç kalınmış bir adım olarak niteleyen muhalifler, anayasa referandumunu, Esed'in iktidarda kalabilmek için zaman kazanmak adına başvurduğu bir taktik olarak değerlendiriyor.

Suriye lideri Beşşar Esed, iktidarda kalabilmek için başvurduğu zaman kazanma taktiklerine bir yenisini ekledi. Suriye devlet televizyonu, Esed'in, 26 Şubat'ta yeni anayasa için referandum yapılmasını öngören kararnameyi onayladığını duyurdu. Referandumdan üç ay sonra ise parlamento seçimlerinin yapılacağı açıklandı. Esed, geçtiğimiz aylarda yeni bir anayasa hazırlamak için komite oluşturmuş, komite de çalışmalarını bitirerek Esed'e sunmuştu.

Ancak yeni anayasa gibi bir ülke için hayati olan bir konunun Suriye'de neredeyse kamuoyunun gündemine dahi gelmemesi, yeni anayasanın halkın taleplerini yerine getirmekten çok uzak olduğu yorumlarına sebep oluyor. Tunus, Mısır ve Yemen devrik liderleri de koltuklarını koruyabilmek için yeni anayasa sözü vermiş, bu da koltuklarını korumalarına yetmeyince, bir sonraki seçimlerde aday olmayacaklarını açıklamışlardı.

Yeni anayasa taslağına göre, Baas Partisi'nin yaklaşık 50 yıllık tekeline son veriliyor. Suriye basınına göre, yeni anayasa projesinde Baas Partisi'nin üstünlüğü ve önceliğini öngören 8. madde kaldırılıyor. Ayrıca devlet başkanının 7 yıllığına iki kez seçilebileceği de yeni anayasa taslağında yer alıyor. Esed (46), 11 yıldır devlet başkanlığı koltuğunda oturuyor. Suriye Parlamentosu tarafından 31 Ocak 1973'te kabul edilen mevcut anayasaya göre, hükümetin Baas Partisi'nin önderliğinde kurulmasını öngören 8. madde, 1963'ten beri iktidarda bulunan bu partinin devletin ve toplumun yöneticisi olduğunu belirtiyor. 11 aydır kanlı ayaklanmalara sahne olan Suriye'de Devlet Başkanı Esed, reform ve çok partili parlamento seçimi sözü vermiş, ayrıca nisan ayında da olağanüstü hal yasalarını kaldırdığını duyurmuştu. Ancak geçtiğimiz süre içinde rejim halk üzerindeki baskısını daha da artırmış, şu ana kadar 7 binden fazla insan hayatını kaybetmişti.

Yeni anayasa maddeleri konusunda Suriye basını detaylı bilgi vermezken, resmî haber ajansı SANA, yeni siyasî sistemin çoğulculuk üzerine bina edileceğini, seçim sandıklarında demokrasinin uygulanacağını duyurdu. Şeffaflığın yanı sıra güvenliğin de yeterince sağlanamadığı Suriye'de yapılacak referandumun demokratik olamayacağı kaydediliyor. Muhalefete göre gittikçe derinleşen krizin sebebi anayasa değil, istihbarattan orduya, ticaretten medyaya ülkede tekel olan rejim. Anayasa hamlesini değerlendiren muhalif Suriye Milli Konseyi üyesi Melhem el Droubi, Esed'in artık meşruiyetini yitirdiğini ifade ederek, "Eski ya da yeni, onun kokuşmuş anayasaları ile hiç ilgilenmiyoruz." dedi. Amerikan yönetimi de referandum kararını "hayli gülünç" olarak nitelerken, bunun Suriye halkının ayaklanmasıyla ''alay etmek'' anlamına geldiğini açıkladı. Bu arada Suriye ordusundan Tuğgeneral Fayiz Kaddur istifa ederek muhalif saflara katıldığını açıkladı. Şimdiye dek 40 bine yakın askerin ordudan firar ettiği iddia edilirken önümüzdeki dönemde kitlesel kopmaların olacağı söyleniyor.

Rum lidere sert eleştiri: Katillerle olma

Kıbrıs Rum kesiminde yaşayan Suriyeli cemaatin başkanı Ahmad Rahban, Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas hükümetini, halkına silah doğrultan Beşşar Esed rejimini desteklediği için sert bir dille eleştirdi. Rum basınında yer alan habere göre Rahban, 'büyük miktarda kredi aldığı Rusya ile ilişkilerini bozmamak için bu ülkenin her dediğini yapmak ve Suriye yönetimine destek vermekle' suçladı. Hristofyas hükümetine, "Katillerle değil, halkla birlikte olun." diye seslendi. Hristofyas'a halkı öldüren Suriye yönetimine yardım etmeme çağrısı yaptı. Ocak ayında 60 ton ağırlığındaki mühimmatı Suriye'ye götüren Rus gemisine el konulmasına rağmen salıverildiğini hatırlatan Rahban, "Gemi Suriye'ye vardıktan sonra ne olduğunu gördük. Rejimin katilleri tarafından bir hafta içerisinde 600 sivil öldürüldü." dedi.

Oliver Stone'un oğlu Müslüman oldu

"Gece Yarısı Ekspresi" filminin senaristi Oliver Stone'un oğlu Sean Stone, Müslüman oldu. Stone, kararını İran'da belgesel çekiminde açıkladı.

Türkiye'nin imajını zedeleyen 1978 yapımı "Gece Yarısı Ekspresi" filminin senaristi Oliver Stone'un oğlu Sean Stone, Müslüman oldu.

AFP'nin haberine göre, İran'da belgesel çeken Sean Stone, bu ülkede İslamiyeti seçti.

Sean Stone, İsfahan kentinden telefonla yaptığı açıklamada, İslamiyeti seçmesinin Hristiyanlığa ve Yahudiliğe arkasını döndüğü anlamına gelmediğini belirtti.

Fars ajansı da Stone'un Şii mezhebini seçtiğini ve "Ali" adını aldığını duyurdu.

Müslümanlığı seçme nedenine ilişkin bilgi vermeyen 27 yaşındaki Sean Stone'un babası Yahudi, annesi Hristiyan.

Belgeseller çeken Sean Stone, babasının filmlerinde küçük rollerde gözükmüştü.

Oscar ödülü sahibi Amerikalı yönetmen, senaryo yazarı ve yapımcı Oliver Stone, "Katil Doğanlar", "Dünya Ticaret Merkezi", "Comandante", "İskender ve Müfreze" gibi birçok sinema filmine imza atmıştı.

Kılıçdaroğlu'nun ifadeleri kabul edilemez

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, partisinin grup toplantısında kendisine yönelik eleştirilerde bulunan CHP lideri Kılıçdaroğlu'na yanıt verdi.

Çiçek, "Kılıçdaroğlu'nun makamıma ve şahsıma karşı ifadeleri üzüntü verici" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu'nda ertelenen iç tüzük görüşmelerindeki gerginlikten TBMM Başkanı Cemil Çiçek'i sorumlu tutmuş ve "Cemil Çiçek kalıbının adamı değil" ifadesini kullanmıştı.

CHP liderinin kendisine yönelik ifadelerine yazılı açıklamayla yanıt veren Cemil Çiçek, Meclis Başkanı olduğundan bu yana hiçbir siyasi parti yetkilisi ya da parti genel başkanına karşı polemik konusu olacak bir açıklaması olmadığını hatırlattı.

Çiçek açıklamasında şunları söyledi: "Sayın Kılıçdaroğlu'nun şahsım ve meclis başkanlığı makamına karşı kullandığı ifadeler kabul edilemez ve üzüntü vericidir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun kullandığı talihsiz ve hakaretamiz ifadeler bulunduğu makamın ağırlığıyla da mütenasip değildir. Daha saygılı ve duyarlı bir üslup kullanmak özellikle sorumluluk makamında olanların gözetmesi gereken en önemli unsurdur" ifadesini kullandı.

MİT Kanunu Adalet Komisyonu'nda kabul edildi

MİT mensupları veya özel bir görevi ifa etmek üzere Başbakan tarafından görevlendirilen kişilerin, özel yetkili ağır ceza mahkemeleri kapsamındaki suçlarla ilgili soruşturmalarının Başbakanın iznine bağlanmasını öngören kanun teklifi, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.

MİT mensupları veya özel bir görevi ifa etmek üzere Başbakan tarafından görevlendirilen kişilerin, özel yetkili ağır ceza mahkemeleri kapsamındaki suçlarla ilgili soruşturmalarının Başbakanın iznine bağlanmasını öngören kanun teklifi, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.

Şırnak'ta 10 terörist öldürüldü, 2 şehit var

Şırnak'ın Uludere ilçesi Bestler Dereler bölgesinde bir grup teröriste yönelik düzenlenen operasyonda 2 asker şehit oldu, 3 asker de yaralandı.

Operasyonda 10 terörist de etkisiz hale getirildi. Edinilen bilgiye göre Uludere Bestler Dereler bölgesinde öğlen saatlerinde tespit edilen bir grup teröriste yönelik önce havadan operasyon düzenlendi. Daha sonra güvenlik güçleri tarafından teröristlerle girilen sıcak temasta bir uzman çavuş ile bir astsubay şehit oldu, 3 asker de yaralandı. Çatışmada 10 terörist de silahlarıyla birlikte etkisiz hale getirildi. Şehit askerlerin uzman Çavuş İbrahim Kurt (27) ile Jandarma Kıdemli Astsubay Üstçavuş Murat Bayram olduğu açıklandı. Şehit İbrahim Kurt'un iki, Murat Bayram'ın ise bir çocuğu bulunduğu öğrenildi.

İran, Azerbaycan'a Nota Verdi

İran, İsrail istihbarat servisiyle olan ilişkisinden dolayı Azerbaycan'ı uyardı.

İran, bölgesel siyasi tutumu nedeniyle Azerbaycan'a nota verdi.

Azerbaycan'ın İran Büyükelçisi Cavanşir Ahundov, İran Dışişleri Bakanlığına çağrılarak sert bir dille uyarıldı.

Görüşmede, Büyükelçi Ahundov'a, İran Dışişleri tarafından bir protesto notası verildi.

Notada, Azerbaycan'ın İsrail istihbarat servisi MOSSAD'la olan ilişkisinden duyulan rahatsızlık dile getirildi.

Azerbaycan, İran'da öldürülen nükleer alanda uzmanlaşmış bilimadamlarının katillerini ülkeye soktuğu gerekçesiyle de uyarıldı.

Bomba elinde patladı

Toroslar ilçesinde 18 yaşındaki bir genç, devriye görevi yapan polis ekibine bombalı saldırı düzenlemek istedi.

Zanlı, elindeki bombayı zırhlı araca atmak isterken patlama meydana geldi. Saldırganın sol elinin 5 parmağı koptu.

Polis, zanlının yanında olduğu belirlenen 23 yaşındaki akrabasını da gözaltına aldı.

Bombanın el yapımı olduğu belirlendi. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

İnternetten eski bilgisayarını sattı, 52 bin lira ceza yedi

Son yıllarda internet siteleri üzerinden mal satışları hızla artıyor. Alıcıyla satıcıları bir araya getiren siteler aracılığıyla yapılan bu tür ticarî işlemlerde de vergi ödenmesi gerekiyor. Ancak bu durum pek bilinmiyor. 4 yıl önce bir internet sitesi üzerinden eski bilgisayarlarını satan Osman Yay isimli vatandaşa Maliye Bakanlığı 52 bin liralık vergi borcu çıkardı.

Maliye Bakanlığı, internet üzerinden satışlara ceza yağdırıyor. Çeşitli adlarla kurulan internet siteleri üzerinden satış yapan Türkiye genelindeki binlerce kişiye para cezaları gelmeye başladı. Osman Yay isimli vatandaşa da popüler bir internet sitesi üzerinden eski bilgisayarlarını sattığı için 52 bin lira ceza kesildi. Yay, kullanılmış bilgisayarlar ve cep telefonlarını, iki sene içinde 22 parça olarak toplam 26 bin lira karşılığında sattı. Maliye ise cezasıyla birlikte 52 bin liralık borç çıkardı.

Olay, Osman Yay'ın 2005 yılında ticari faaliyetini hiçbir borcu olmaksızın durdurup bir işyerinde sigortalı olarak çalışmasıyla başladı. Elindeki eski bilgisayarını değiştirmek isteyen Yay, bir internet sitesinin sözleşme metnindeki, "Yüzde 10'unu alır, senin adına gerekli vergi ödemelerini yaparız." güvencesiyle elindeki malları satışa koydu. Böylece 2007 ile 2008 yılları arasında toplam 26 bin liralık satış yaptı. Vergi dairesinden bir görevli, 2011 yılında telefonla ulaştığı Osman Yay ile bir kahvehanede buluşup sorular sorarak, 15 dakika içinde tutanak hazırlayıp imzalattı. Osman Yay, 29 Aralık 2011'de 52 bin liralık vergi borcu gelince ne olduğunu anlayamadı.

Manisa Vergi Dairesi, 'bir defadan fazla mal alışverişi' yaptığı için bunun ticarete girdiğini ve cezayı ödemesi gerektiğini bildirdi. Yay, bunun üzerine internette yaptığı araştırmada en az 4 bin 300 kişiye böyle cezalar gönderildiğini gördüğünü belirterek, şunları dile getirdi: "Ben bilgisayar satıcısıydım. Ticari faaliyetimi 2005'te, borçsuz bir şekilde durdurdum. Elimdeki kalan ikinci el bilgisayar parçaları boşta duruyordu. İnternet sitesine koydum. Alıcı bulunca sitenin, 'Yüzde 10'unu alır, senin adına gerekli vergi ödemelerini yaparız' sözleşme güvencesine dayanarak elimde kalanları da sattım. Bana o tarihlerde ne internet sitesinden ne de Maliye'den herhangi bir uyarı veya ikaz geldi. 2007 ile 2008 arasındaki satışlardan üç sene sonra bu ceza çıkarıldı. Burada Maliye Bakanlığı'nın ve internet sitelerinin hiç mi suçu yok? Esas ticareti onlar yapıyor."

Burada internet sitesinin suçlu olduğunu, kendisini uyarmadığını iddia eden Osman Yay, "İnternet sitesinin sözleşmesinde 'yüzde 10 alınır şu kadarı şuraya şu kadarı da... KDV ödenir' yazıyor. Aslında burada internet sitesinin suçu var. Gerekli hukuki işlemeleri başlatacağım." şeklinde konuştu. Manisa Vergi Dairesi Başkanlığı ise konu hakkında gönderdiği yazılı açıklamada, Osman Yay'ın bir defadan fazla mal alışverişi yaptığı için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 18. maddesine göre bunun ticarete girdiğini, vergi borcunu cezasıyla birlikte ödemesi gerektiğini bildirdi.

'Operasyonunun ikinci aşaması uygulandı'

Başbakanlık'tan yapılan açıklamada Erdoğan'a dün akşam sindirim sistemi ameliyatının ikinci aşamasının yapıldığı belirtildi.

 Başbakanlık Basın Merkezi'nden Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sağlık durumuna ilişkin açıklama yapıldı.

Başbakanlık Basın Merkezi, Başbakan Erdoğan'ın, 26 Kasım 2011'de gerçekleşen sindirim sistemi operasyonunun ikinci ve son aşamasının yaklaşık 30 dakikalık bir girişimle başarıyla tamamlandığını, başlangıçta planlandığı üzere tedavinin bu şekilde nihayete erdirildiğini bildirdi.

Açıklamada, ''Başbakanımızın sağlığı son derece iyidir. Kendisi, hafta içinde rutin mesaisine başlamayı planlamaktadır'' ifadeleri kullanıldı.

KILIÇDAROĞLU ERDOĞAN'I ARADICHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçmiş olsun dileklerini iletmek için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı aradığını bildirdi.

Kılıçdaroğlu, konferans vermek üzere geldiği İTÜ Evi'nde, Başbakan Erdoğan'ın sağlık durumuna ilişkin olarak gazetecilere açıklamada bulundu.

Sabah saatlerinde Başbakan Erdoğan'ı telefonla aradığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Sayın başbakanı sabahleyin aradım, geçmiş olsun dileklerimi iletmek üzere. Doğrudan görüşme olanağımız olmadı. Sanıyorum akşama doğru doğrudan görüşme olanağımız olacak. Kendisine Allah'tan şifalar diliyorum'' dedi.

AKDAĞ: SON DERECE İYİSağlık Bakanı Recep Akdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlık durumuna ilişkin, ''Başbakanımızın sıhhati Allah'a şükür son derece iyi'' dedi.

Durumun tamamen Başbakanlığın yaptığı açıklama çerçevesinde olduğunu ifade eden Akdağ, şunları söyledi:
''Bir önceki ameliyatıyla ilgili küçük bir işlem vardı, o yapıldı, tamamlandı bitti. Başbakanımızın sıhhati Allah'a şükür son derece iyi. Bu ameliyatların ülkeye bir yararı oldu. Bize de bir sıkıntısı oldu. Başbakanla çalışan kişiler olarak Başbakanımız bu ilk ameliyatından sonra kilo verdi. Biraz daha zinde hale geldi. Bizi birazcık daha çok çalıştırmaya, gece yarılarına kadar takip etmeye başladı. Allah'a şükür bunun dışında bir problemimiz yok.''