18 Ocak 2017

Anayasa değişiklik teklifinin ikinci tur görüşmeleri başladı

TBMM Genel Kurulunda, anayasa değişiklik teklifinin ikinci tur görüşmelerine başlandı.

 anasayfa > politikagünün başlıkları 18.01.2017 

TBMM Genel Kurulunda, anayasa değişiklik teklifinin 2. turunda birinci maddenin görüşmelerine başlandı.

Genel Kurulda, CHP'nin grup önerisinin kabul edilmemesinin ardından, 18 maddelik Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin ikinci tur müzakerelerine geçildi.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin birinci maddesine göre, Anayasa'nın "yargı yetkisi" başlığında değişikliğe gidilecek. 

Buna göre, yargı yetkisinin, Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağına dair hüküm, "bağımsız ve tarafsız" mahkemelerce kullanılacağı şeklinde değişecek.

Madde üzerinde önerge işlemleri başlamadan önce CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, yerinden söz alarak, usul tartışması açılmasını istedi.

Bunun üzerine TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, birleşime ara verdi.

İkinci tur

İkinci tur, anayasa değişikliği teklifinin kabul edilmesi için nihai belirleyici oylama olduğu için büyük önem taşıyor. Maddeler ayrı ayrı oylandıktan sonra teklifin tümünün oylaması yapılacak. Kabul oyu, referandum sınırı olan 330'un altında kalan madde düşmüş olacak. Teklifin tümünün oylamasında, kabul oyu 330'un altında kalırsa maddeler 330 ve üzerinde oy almış olsa da teklifin tamamı düşmüş sayılacak. 

İkinci turda, teklifin tümü ve maddeleri üzerinde görüşme açılmayacak; konuşmalar yapılmayacak, sadece maddeler üzerinde verilen değişiklik önergeleri görüşülecek. Birinci turda üzerinde değişiklik önergesi bulunmayan bir madde hakkında ikinci turda önerge verilemeyecek.

İkinci turda, 18'i maddeler üzerinde, biri de tümü üzerinde olmak üzere toplam 19 oylama yapılacak. 

Muhabir: Coşkun Ergül

Anadolu Ajansı

11 Mayıs 2012

Eyüp Sultan'da 'halı' sürprizi

İstanbul'daki tarihi camiler içinde ayrı bir yeri olan ve özellikle hafta sonları yoğun bir cemaati bulunan Eyüp Sultan Camii'nin türbe ve iç avlusu halıyla kaplandı. Türkiye'nin dört bir yanından ziyaretçisi olan camiye gelenler uygulamadan duydukları memnuniyeti dile getirirken, yoğun cemaatin bulunduğu zamanlarda insanların daha rahat ibadet edebileceklerini söyledi.



Avlu kısmı daha önce Eyüp Belediyesi tarafından mermerlerle kaplanan cami için bu sefer de halılar döşendi. Türbe kısmı ile iç avlunun tamamen halılarla kaplanması ve bu uygulamanın cuma günleri le Pazar günleri yapılmasına karar verilmişti.
Eyüp Belediyesi tarafından başlatılan uygulama kapsamında bugün ilk kez Cuma namazı için halılar serildi. Belediyenin özel bir ekip kurarak serdiği halılar da özel olarak seçildi. İç avluda 400, dış avluda da şadırvanın olduğu alana bin 600 metrekare halı serildi. Özel mermerlerle kaplanan meydandaki su geçirmez halılar da 700 metrekare olacak şekilde planlandı. Yapılan son çalışmayla birlikte Eyüp Sultan Camii, meydan ve iç avlularıyla birlikte toplam 2 bin 700 metrekare halı ile kaplanabilecek.
Camiye gelen vatandaşlar daha önce ayakkabılarını çıkarmadan girdikleri iç avluya bu sefer ayakkabılarını çıkararak girdi. İstanbul dışından geldiğini söyleyen bir vatandaş iç avlu ve türbe kısmının halılarla kaplanması uygulamasını beğendiğini belirterek caminin bu haliyle Kabe'yi andırdığını anlattı.
Bayan ziyaretçilerden biri de camiye hemen hemen her gün geldiğini belirterek özellikle yoğun ziyaretçi bulunduğu günlerde cami cemaatinin daha rahat ibadet edebileceğini dile getirdi. Ziyaretçiler yağmur yağması durumunda da görevlilerin gereken özeni göstereceğini, tedbir alındığını düşündüklerini anlattı.

Zaman

09 Nisan 2012

Dışişleri Bakanlığı'ndan Suriye'ye kınama


Türkiye, Suriye sınırında bugün yaşanan olayların yinelenmesi halinde gerekli tedbirleri uygulayacağını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Kilis'teki konteyner kentte barınan iki Suriye vatandaşı ile burada görevli iki Türk vatandaşının bu sabah saatlerinde Suriye'den kaynaklanan ateş sonucunda yaralandıkları hatırlatılarak, ''Suriye'de mevcut rejimin uyguladığı şiddetten kaçarak ülkemize sığınan Suriye vatandaşları Türkiye'nin tam güvencesi altındadır. Bu tür olayların yinelenmesi halinde gerekli tedbirleri uygulayacağımız tabiidir'' denildi.
Bu hususların Bakanlık Müsteşarı Büyükelçi Feridun Sinirlioğlu tarafından Bakanlığa çağrılan Ankara'daki Suriye Maslahatgüzarı'na da kesin ve güçlü bir ifadeyle bildirildiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
''Suriye'de rejim güçlerinin halka yönelik saldırılarını, son günlerde ortak sınıra yakın bölgelere kaydırdığı gözlenmektedir. Bu saldırılardan kaçan 21 yaralı Suriye vatandaşı aynı gün ülkemize giriş yapmış, bunlardan ikisi kısa bir süre sonra hayatlarını kaybetmişlerdir.
Suriye rejiminin uluslararası camianın iyi niyetle ortaya koyduğu bazı çabaları halka yönelik mezalimini şiddetlendirmek amacıyla istismar etme arayışında olduğu bir gerçektir.''
BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan'ın misyonu gereği silahlı güçlerin geri çekilmesi gereken bir dönemde bu vahim olayın gerçekleşmiş olmasını şiddetle kınayan Bakanlık, ''Suriye yönetimi sivil halka yönelik şiddeti biran önce durdurmalı ve uluslararası toplum da bunun sağlanması için derhal harekete geçmelidir'' ifadesini kullandı.

28 Mart 2012

Muhalefet, '4+4+4' görüşmelerinde yine geciktirme taktiği uyguluyor

12 yıllık zorunlu eğitime ilişkin teklifin Milli Eğitim Komisyonu'ndaki görüşmelerini geciktirme taktiği uygulayan muhalefet, Genel Kurul'da da aynı uygulamaya başvurdu. Muhalefetin, Genel Kurul'daki görüşmeleri geciktirmek için teklifin tümü üzerine 5 bine yakın önerge hazırladığı öğrenildi. Bu önergelerden 381'i için başvuruda bulunuldu.

Milli Eğitim Komisyonu'ndan kavgalı bir şekilde geçen zorunlu eğitimi 12 yıla kademeli olarak çıkaran yasa teklifinin Genel Kurul'daki görüşmeleri dün başladı. Teklife geçilmeden önce grup önerileri görüşüldü. İlk olarak BDP'nin '2012 yılı Nevruz kutlamalarında güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanması' önerisi ele alındı. Ancak önergenin görüşülmesi sırasında tartışma yaşandı.
Önerge için kürsüye gelen BDP'li Altan Tan, Ahmet Türk'e atılan yumruğu kınadı ve sözü Batman valisine getirdi. Güvenlik güçlerinin çok sert tutum takındığını savundu. Valinin bu emri kendi inisiyatifiyle verip vermediğini soran Tan, "Eğer vali, sert tutum emrini kendi verdiyse, o zaman şahsi hukuk devreye girecek. Vali kendine dikkat etsin." dedi. Tan'ın ardından kürsüye AK Partili Oğuz Kaan Köksal geldi ve, "Kimsenin Türkiye Cumhuriyeti'nin valisini, emniyet müdürünü tehdit etme haddi değildir, yapamaz da. Devletimiz güçlüdür ve valisini korumaya muktedirdir." ifadelerini kullandı. Bu sözlerin ardından BDP'li Nursel Aydoğan, parmağını sallayarak kürsüye doğru yürüdü ve Köksal'a, "Kendine gel." diye seslendi. Köksal da Aydoğan'a, "Sen kendine gel. Bir şey söyleyeceksen kürsüde gelip söylersin." karşılığını verdi. Diğer önergelerin ardından '4+4+4' teklifinin görüşmelerine geçildi. Muhalefetin görüşmeleri geciktirmek için teklifin tümü üzerine 5 bine yakın önerge hazırladığı öğrenildi. Bunlardan 381'i için başvuruda bulunuldu. Muhalefetin görüşmeleri geciktirmek için başvurduğu diğer bir yöntem de sık sık yoklama istemesi oldu. Ayrıca komisyonda yaşan tartışmalar yeniden gündeme taşındı. Teklifin görüşmeleri öncesinde muhalefet komisyon raporunun yok hükmünde olduğunu belirterek taktik geliştirdi ve teklifte Alparslan Türkeş üniversitesi kurulmasına ilişkin teklifin yer almadığı belirtildi. CHP, yine komisyon faşizmi uygulandığını ileri sürerek ortamı gerdi.
Tweet gerginliği yaşandı
Zorunlu eğitimi teklifinin Genel Kurul görüşmeleri sırasında, AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın attığı, "4+4+4 okulları değil meyhaneleri vurdu. CHP'li vekiller tam kadro Meclis'te." tweet'i ortamı gerdi. CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, Meclis'te atılan tweet'i okudu ve bu ahlaksızlığı kınadığını söyledi. Tayyar'ın CHP'den özür dilemesini istedi. Ardından da yerine otururken sıra kapağını vurarak CHP'nin protestosunu başlattı. CHP'li tüm vekillerin dakikalarca sıra kapağına vurması üzerine Meclis Başkan Vekili Sadık Yakut, birleşime 5 dakika ara verdi.

23 Mart 2012

Ankara-İstanbul YHT Hattında sona doğru

Ankara İstanbul arasındaki yolculuğu 3 saate düşürecek Ankara-İstanbul Yüksek Hızlı Tren (YHT) Hattında sona yaklaşılıyor.


TCDD Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada, 2009 yılında hizmete giren Ankara-Eskişehir Hattı'nın devamı olan Eskişehir-İstanbul etabının son bölümü olan Köseköy-Gebze kesiminin temelinin 27 Mart Salı günü atılacağı bildirildi.

Projeyle 1890 yılında inşa edilen Köseköy-Gebze mevcut hattının fiziki ve geometrik şartlarının YHT işletmeciliğine uygun hale getirileceği belirtilen açıklamada, hat üzerinde hemzemin geçit bulunmayacağına işaret edildi.

Toplam 56 kilometrelik hat üzerinde bulunan 9 tünel, 10 köprü, 122 menfezin tadillerinin yanı sıra 28 yeni menfez ve 2 adet alt geçit inşa edileceği bildirilen açıklamada, hattın yapımı sırasında yaklaşık 1 milyon 800 bin metreküp kazı ve 1 milyon 100 bin metreküp dolgu gerçekleştirileceği kaydedildi.

-Ankara-İstanbul seyahat süresi YHT ile 3 saat olacak-

Toplam maliyeti 146 milyon 825 bin 952 avro olan hattın finansmanının yüzde 85'lik bölümü olan 124 milyon 802 bin 59 avronun AB Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) Fonundan karşılanacağı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

''Ülkemiz demiryollarında ilk defa AB IPA fonları bu projede kullanılacak. Toplam uzunluğu 523 kilometre olan ve Marmaray Projesiyle entegre olarak 2013 yılında bitirilmesi hedeflenen Ankara-İstanbul YHT Projesi, hayata geçtiğinde Ankara-İstanbul 3 saate, Ankara-Gebze ise 2 saat 30 dakikaya inecek. Ankara-İstanbul hattı yılda 17 milyon yolcuya hizmet verecek.''

Açıklamada, temel atma töreninde, IPA ile finanse edilen Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı Modernizasyon Projesinin finansman anlaşmasının da imzalanacağı bildirildi.

17 Mart 2012

Diyarbakır Valiliği'nden nevruz resti

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, ''Nevruz kutlamasının 21 Mart'a ertelenmesine rağmen, 18 Mart'ta kimseye vatandaşları sokağa döktürtmeyeceklerini açıkladı.

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, ''Nevruz kutlamasının 21 Mart'a ertelenmesine rağmen, 18 Mart'ta kanunsuz şekilde yasa dışı oluşum ve baskılar kullanarak vatandaşlarımızı sokağa dökmek suretiyle kutlamaya çalışanlara kesinlikle müsamaha ve müsaade edilmeyeceği bilinmelidir'' dedi.
Vali Toprak, Nevruz'un valilikçe alınan karar doğrultusunda 21 Mart'ta kutlanmasının uygun görülmesine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, valilik tarafından haklı gerekçelerle alınan bu karara uyulmayarak, yasağın kalktığı yönünde yanlış bilgilendirmeyle vatandaşların sokağa çekilmeye çalışıldığına vurguladı.
''Valiliğimiz tarafından haklı gerekçelerle alınan bu karara uymayarak, vatandaşlarımızı da bu yasağın kalktığı yönünde yanlış bilgilendirmek suretiyle halkımızı sokağa çekmeye, güvenlik görevlileri ile vatandaşlarımızı karşı karşıya getirmeye çalışan, düzenlenecek kanunsuz etkinlik ve eylemlere katılım sağlamaya gayret eden birtakım illegal gruplar ve müzahir oluşumların bulunduğuna ilişkin bilgiler bulunmaktadır'' ifadesini kullanan Toprak, şöyle dedi:
''Bilindiği gibi, baharın müjdeleyicisi olan Nevruz, her yıl 21 Mart tarihinde yeni bir yılın başlangıcı, bolluk ve bereketin sembolü olarak bayram havasında, huzur ve sükun içerisinde kutlanmaktadır. Bu yıl da ilimizde Nevruz kutlamalarının huzur ve güven ortamı içerisinde 21 Mart tarihinde yapılmasına ilişkin Valilik kararı alınmış bulunmaktadır. Nevruz kutlamasının 21 Mart'a ertelenmesine rağmen, 18 Mart'ta kanunsuz şekilde yasa dışı oluşum ve baskılar kullanarak vatandaşlarımızı sokağa dökmek suretiyle kutlamaya çalışanlara kesinlikle müsamaha ve müsaade edilmeyeceği bilinmelidir.''
Toprak, Nevruz'un ismine yakışır bir şekilde kendi günü olan 21 Mart 2012 Çarşamba günü kutlanacağını belirterek, şunları kaydetti:
''Kendi canımızdan daha aziz bildiğimiz değerli halkımızın sağduyulu yaklaşımları ve katkılarıyla, Nevruz için alınan tüm önlemlerin ve yapılan çalışmaların olumlu sonuç vereceğini, Nevruz'un ismine yakışır bir şekilde kendi günü olan 21 Mart Çarşamba günü kutlanacağını ve bunun için her türlü kolaylaştırıcı tedbirin Valilik koordinesinde güvenlik birimlerimizce alınmakta olduğunu vatandaşlarımızın bilmesi gerekmektedir. Ülkemizi ve Diyarbakır'ımızı karıştırarak kendi kirli emellerini gerçekleştirmek isteyenlerin aksine, Nevruz bayramının huzur, güven ve esenlik içerisinde bir bayram coşkusu ile karşılanacağını temenni eder, en içten ve kalbi duygularımla vatandaşlarımızın bu gününü kutlarım.''
AA 

13 Mart 2012

Bu köyde ölmek yasak

İtalya'da küçük bir köyün muhtarı, köyün mezarlığı olmadığı için vatandaşlara ölmelerini yasakladı. İtalya'nın güneyinde Napoli'ye 50 kilometre uzaklıkta bulunan 3 bin 700 nüfuslu Falciano del Massico köyünde ölmek yaklaşık bir aydır yasak.


Köyün muhtarı Giulio Cesare Fava, köyde mezarlık olmadığı ve bir mezarlığa sahip kendilerine en yakın kasaba ile anlaşmazlık yaşadıkları için şaka yollu olarak köyde ölmeyi yasakladı. Fava, köylülerin de bu yasaktan memnun olduklarını açıkladı. Diğer kasaba ile ölülerin taşınması konusunda sorun yaşadıkları aktarıldı.
İtalyan gazetelerine konuşan Fava, "Bu emir mutluluk getirdi. Ancak maalesef iki yaşlı vatandaşımız bu yasağa uymadı" dedi.
(CİHAN)